ahmet
< Geri Dön <AHMET
I am Ahmet Çelikel. I am Hasan and Fatma Çelikel's son. Zeynep is my sister. I have a horse and a dog. My horse's name is Ceylan and my dog's name is Karabaş. Karabaş likes Ceylan very much. They are good friends. They always go to fields together. But Karabaş doesn't like Pamuk, (Pamuk is Zeynep's cat.) because Pamuk sometimes eats his food.
Every morning I get up at seven o'clock, but on Sunday mornings I get up late. I get up at nine or ten o'clock.
My father grows wheat and potatoes. We have a lot of hens, ducks, cows and horses. We have a tractor too. I sometimes use the tractor with my father.
On Sunday afternoons we usually sit in the garden or walk in the fields. Mr. Miller often comes on Sundays. His Turkish is very bad. My father's English isn't vey good. They sometimes sit in the garden and don't talk for a long time. My father usually can't understand Mr. Miller's words. I sit with my father and Mr. Miller and translate from Turkish into English and from English into Turkish.
AHMET
Ben Ahmet Çelikel'im. Hasan ve Fatma Çelikel'in oğluyum. Zeynep kızkardeşimdir. Bir at ve bir köpeğim var. Atımın adı Ceylan, köpeğimin adı Karabaştır. Karabaş Ceylanı çok (pek) sever. Onlar iyi arkadaştır. Tarlalara daima beraber giderler. Fakat Karabaş Pamuk'u sevmez, (Pamuk Zeynep'in kedisidir.) çünkü Pamuk bazan onun yiyeceğini yer.
Her sabah saat yedide kalkarım. Fakat Pazar sabahları geç kalkarım. Dokuzda veya onda kalkarım.
Babam buğday ve patates yetiştirir. Birçok tavuk, ördek, inek ve atlarımız var. Bir traktörümüz de var. Bazan babamla traktörü kullanırım.
Pazar akşam üstleri ekseriya bahçede otururuz veya tarlalarda yürürüz. Mr. Miller çokkere Pazar günleri gelir. Onun Türkçesi çok fenadır. Babamın İngilizcesi pek iyi değildir. Onlar bazan bahçede otururlar ve uzun bir müddet (için) konuşmazlar. Babam ekseriya Mr. Miller'in kelimelerini anlayamaz. Babam ve Mr. Miller'le otururum ve Türkçeden İngilizceye, İngilizceden Türkçeye tercüme ederim.
< Geri Dön <